Alperen Ocakları Eğitim, Kültür Ve Dayanışma Vakfı Genel Başkanı Av. Samet Bağcı yaptığı açıklamada Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaşa değinerek önerilerde bulundu. Bağcı, “Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş, 21. Yüzyılda karşılaşılacak tehlikelere karşı tüm ülkelere acı bir tecrübe olmaktadır. Bu anlamda Türk gençliğinin üstüne düşen vazifeden kesin olarak ders alması gerekmektedir.

1. Savunma Sanayinde insansız Hava araçlarının önemi fazlasıyla ortaya çıkmıştır. Bu alanda yapılacak yatırımlar ve yetiştirilecek mühendisler öncelenmelidir. Gerekirse Üniversitesi kurulmalıdır.

2. Resmî olarak Siber Savunma ve Saldırı ekiplerinin kurulması gerekliliği gözler önüne serilmiştir. Siber Daire Başkanlığı bünyesinde bu alanda ilgili, başarılı gençler seçilerek devlet bünyesinde istihdam oluşturulmalıdır.

3. İnternet/GPRS’in önemi artık yadsınamaz bir gerçektir. Hem askeri hem de sivil Erişim, Bilgi, Haberleşme ve anlık bildirim noktasında en çok ihtiyaç duyulan araç olmuştur. Rusya’nın yapmış olduğu engellemeler akabinde SpaceX şirketinin yönetim kurulu başkanı Elon Musk’un Ukrayna’da Starlink hizmetini aktif hale getirmesi, Rusya’nın elini kolunu bağlamış ve tüm engellemelere rağmen Uydu üzerinden Ukrayna’ya sınırsız internet erişimi sağlanmıştır. Bu alanda milli ve yerli çalışmaların ivedi olarak başlanması gerekmektedir.

4. Milli Güvenlik Meselesi Siyasetin çok üstünde tutulmalı ve atılan adımlar muhalefet tarafından tartışmaya dahi açılmamalıdır. Milli güvenliğin siyasi temellerin çok üstünde olduğu, gerekirse ilk okullarda “söz konusu vatan olduğunda gerisi teferruattır” temasıyla, sade bir dille sebep - sonuç ilişkisi çerçevesinde zorunlu ders olarak anlatılmalıdır.

5. Uluslararası ticarette, hiçbir hammadde ve emtianın alternatifsiz bir ülkesi oluşturulmamalıdır. İthalat yapılan her ülkenin bir alternatifi oluşturulmalı, eğer mümkünse de üretim yerli ve milli hale çevrilmelidir. Yapılamadığı taktirde 2. Ve 3. Ticaret yolları açılarak kimse “vazgeçilmez” bir ticari döngüde kendini bulmamalıdır. Maddi gerekçeler üzerinden hiçbir ülke, ülkemizi zora sokacak güçte kendini görmemelidir.

Daha fazla çoğaltılabilmesi mümkün olan bu maddeler önümüzdeki yüzyılda ülkeler için hayati önem arz edecektir. Bu noktada da Türk gençliğine bilinçlenme ve çalışma yolunda fazlasıyla görev düşmektedir. Rabbim milletimizi bir daha İstiklal marşı yazacak tarihi bir sınavla imtihan etmesin inşallah.”